Yükleniyor...
O D D A
ODDA | Otizm Spektrum Bozukluğu Davranış Değerlendirme Aracı
elements elements elements elements elements

Otizm Spektrum Bozukluğu: Yetişkinlikte Tanı ve Yanlış Bilinenler

Ana Sayfa Otizm Hakkında Makale
Otizm Spektrum Bozukluğu: Yetişkinlikte Tanı ve Yanlış Bilinenler

Giriş: Yetişkinlikte Otizm Neden Daha Az Biliniyor?

Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) genellikle çocukluk dönemiyle ilişkilendirilen bir durum olsa da, bireyin yaşam boyu devam eden nörogelişimsel bir farklılıktır.2 Ancak, yetişkinlikte OSB tanısı, çocukluktaki kadar yaygın veya kolayca fark edilebilir olmayabilir. Bunun temel nedenlerinden biri, otizmin başlangıçta çocuk psikiyatristlerince tanımlanmış olması ve zihinlerde daha çok belirgin, şiddetli çocukluk vakalarının yer etmesidir.3 İlk takip edilen vakalar genellikle sosyal temastan kaçınma, aynılık arayışı ve yineleyici davranışlarla dikkat çeken, sözel dil ediniminde zorluk yaşayan veya zeka geriliği eşlik eden bireylerdi.3 Asperger Sendromu olarak adlandırılan gruptaki bireyler ise sözel iletişimde ciddi sorun yaşamayan, zekası genellikle yeterli ancak sosyal ilişkilerde karşıdakini anlama ve kendini ifade etmede temel zorluklar yaşayan kişilerdi.3 Bu "klasik" prototiplerin zihinlerde yer etmesi, daha hafif belirtileri olan veya belirtilerini maskeleme becerisi geliştiren yetişkinlerin gözden kaçırılmasına yol açmıştır.

Yüksek işlevli otizmli bireyler, yani zeka kusuru olmayanlar, tipik olarak kabul edilen davranışları daha kolay öğrenip taklit etme eğiliminde olabilirler.3 Bu durum, onların içsel sıkıntılarını ve zorluklarını gizlemelerine neden olabilir. Sonuç olarak, klinik görünüm klasik otizm belirtileri yerine depresyon, anksiyete bozuklukları veya diğer gelişimsel olmayan tanılar şeklinde ortaya çıkabilir.3 Bu yanlış tanılamalar, bireyin gerçek ihtiyaçlarının göz ardı edilmesine ve uygun desteklere erişememesine neden olabilir.

Yetişkinlikte Otizm Belirtileri: Çocukluktan Farklılaşan Yönler

Otizm belirtileri yaşam boyunca sabit kalmaz; yetişkinlikte çocukluktaki belirtiler azalabilir veya tamamen kaybolabilirken, bazen çocuklukta olmayan yeni belirtiler (örneğin, sinirlilik) eklenebilir.5 Bu nedenle, yetişkinlerdeki belirtiler çocuklardan farklılık gösterebilir.

Yetişkinlerde otizmin sık görülen belirtileri şunları içerebilir:

Sosyal Etkileşimlerde Zorlanma: Yetişkin otizmliler sıklıkla sosyal etkileşimlerde zorlanma yaşarlar.5 Sosyal ilişkilere ve etkinliklere karşı ilgi azlığı, sosyal etkileşimleri başlatmada zorluk, karşılıklı konuşmayı sürdürmekte sorunlar ve iletişimde zorluk yaşandığını gösteren açık işaretler görülebilir.6 İmaları, esprileri, metaforları ve mecazi söylemleri anlamakta güçlük çekebilirler.4 Karşılıklı konuşmada sırasını bilememe veya farklı şeylerden bahsetme gibi iletişim ve ifade etme becerilerinde bozulmalar yaşanabilir.4

Tekrarlayıcı Davranışlar ve İlgi Alanları: Yetişkin otizmliler sıklıkla belirli konulara takıntılı bir şekilde tekrarlayıcı davranışlar ve ilgi alanları gösterirler.5 Bu ilgi alanları bazen dış dünyadan ve sosyal ilişkilerden uzaklaşma pahasına sürdürülebilir. Özel ilgi alanları her zaman tuhaf olmayabilir ve bazı durumlarda bireyin mesleki veya sanatsal alanlarda (örn. müzisyen, gurme, modacı, iç mimar, ressam) üstün yetenekler geliştirmesine olanak tanıyabilir.5 Yetişkin otistiklerde stereotipik hareketler yerlerini aynılıkta ısrar, değişikliğe direnç, ritüeller ve kompülsif davranışlara bırakabilir.4

Rutinlere Bağlılık ve Değişime Direnç: Yetişkin otizmliler alışkanlıklarından vazgeçmek istemeyebilir ve davranışta esneklik göstermeyebilirler.5 Çevrede ya da rutinlerindeki değişimlere uyum sağlayamama ve bu durumlarda yoğun stres yaşama sık görülen bir durumdur.6 Planlama yapma ve organize olmada güçlükler de yaşanabilir.6

Dil ve İletişim Zorlukları: Çocuklukta başlayan dil problemleri genellikle yetişkinlikte azalır, ancak bazı yetişkinlerde dil ve iletişimde zorluklar devam edebilir.5 Sınırlı kelime dağarcığı veya anlatım güçlükleri ortaya çıkabilir. Esas sorun dil öğrenememe değil, dili anlama ve kullanma güçlüğüdür.5 Birçok lisan bilen veya iyi bildiği konuda gayet akıcı konuşabilen otizmli bireyler olabilir, ancak ilgi alanları dışındaki konularda konuşmayı tercih etmeyebilirler.5 Bazen aşırı hızlı ve akıcı, monoton konuşma (kokteyl parti tarzı konuşma) veya prozodi bozuklukları görülebilir. Fazla kelimelerle ve ayrıntıcı konuşma biçimleri dışlanmaya yol açabilir.4

Duyusal Farklılıklar: Otizm spektrum bozukluğuna sahip bireyler, duyusal uyaranlara karşı yüksek ya da düşük duyarlılığa sahip olabilmektedir.2 Örneğin, bazı seslerden aşırı rahatsız olabilirler ve yalnızlığı seçmelerinin nedenlerinden biri bu duyusal hassasiyet olabilir.5 Acıya veya ısıya kayıtsızlık gibi durumlar da görülebilir.1

Eşlik Eden Durumlar: Ergenlik ve erişkinlikte anksiyete ve depresyona, intihara yatkınlık gelişebilir.4 Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) gibi komorbiditeler de sıkça görülür.4 Kendine zarar verme davranışları da gözlenebilir.4

Bu belirtilerin yetişkinlikte farklılaşması, tanı sürecini karmaşıklaştırır. Yetişkinlerdeki otizm belirtileri, genellikle altta yatan nörogelişimsel farklılıklardan kaynaklanan, ancak yaşam deneyimleri ve başa çıkma mekanizmalarıyla şekillenmiş adaptasyonlardır. Bu durum, tanı koymak için sadece klasik çocukluk belirtilerine odaklanmak yerine, bireyin yaşam öyküsü, sosyal ve duygusal zorlukları, tekrarlayan davranışları ve duyusal hassasiyetleri gibi geniş bir yelpazedeki belirtilerin bütüncül bir şekilde değerlendirilmesini gerektirir.

Otizm Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar

Otizm hakkında toplumda pek çok yanlış bilgi dolaşmaktadır. Bu yanlış inanışlar, otizmli bireylerin anlaşılmasını ve doğru destek almasını engelleyebilir. İşte bazı yaygın yanlışlar ve doğruları:

Yanlış: Aşılar otizme neden olur.
Doğru: Otizm, doğuştan gelen nörogelişimsel bir farklılıktır. Aşılar ile otizm arasında bilimsel olarak kanıtlanmış bir bağlantı bulunmamaktadır.2

Yanlış: Otizm tanısı sadece 3 yaş ve sonrasında koyulur.
Doğru: Otizm belirtileri erken çocukluk döneminde, hatta 12 ay gibi erken bir yaşta fark edilebilir. Daha hafif olgularda tanı 3-4 yaşına kadar sarkabilir, ancak tanı her yaşta konulabilir.2

Yanlış: Otizmli bireyler dahi/üstün zekalıdır.
Doğru: Otizm Spektrum Bozukluğu tanılı bireylerin pek azında (yaklaşık %10) çok güçlü bellek, müzik yeteneği vb. üstün yeteneklere (savant becerileri) rastlanır.2 Ancak otizmli bireylerin %55'ine farklı düzeylerde zihin yetersizliği eşlik etmektedir.2 Bu, "Rain Man" gibi popüler kültürdeki tasvirlerin genellemeyi yansıtmadığını gösterir.2

Yanlış: Anne-babanın ilgisiz davranışları otizme neden olur.
Doğru: Otizm, doğuştan gelen nörogelişimsel bir farklılıktır; ebeveyn tutumları otizme neden olmaz.2

Yanlış: Otizm bir bağırsak hastalığıdır.
Doğru: Otizm nörogelişimsel bir farklılıktır. Bazı otizmli bireylerde sindirim sorunları görülebilir; ancak bu durum, otizmin nedeni değil, eşlik eden bir sağlık problemi olarak değerlendirilir.2

Yanlış: Otizm kısa süreli eğitimle geçer.
Doğru: Otizm yaşam boyu süren bir durumdur.4 Uygulanan eğitimler ve terapiler, bireyin yaşam kalitesini artırmayı ve becerilerini geliştirmeyi hedefler, ancak otizmi "geçirmez".2

Yanlış: Otizmli çocuklar sarılmayı sevmez.
Doğru: Otizmli bireylerin fiziksel temasla ilgili tercihleri bireyseldir; bazıları sarılmayı severken, bazıları farklı şekillerde sevgi göstermeyi tercih edebilir. Önemli olan, onların sınırlarına saygı duyarak güvenli ve destekleyici bir iletişim kurmaktır.2

Yanlış: Dönen nesnelere bakıyorsa kesin otizmlidir.
Doğru: Dönen nesnelere bakmak veya diğer tekrarlayıcı davranışlar OSB belirtisi olabilir, ancak tanı yalnızca uzman değerlendirmesiyle ve birden fazla alandaki farklılıkların bütüncül olarak incelenmesiyle konulabilir.2

Yanlış: Otizmliler çok yaşamazlar.
Doğru: Otizm, yaşam süresini kısaltan bir durum değildir. Çoğu otizmli birey sağlıklı bir yaşam sürebilir; uygun destek ile yaşam kaliteleri artırılabilir.2

Yanlış: Otizm travma sonucu oluşur.
Doğru: Otizm doğuştan gelen nörogelişimsel bir farklılıktır ve travma gibi sonradan yaşanan olaylar otizme neden olmaz. Ancak otizmli bireyler de herkes gibi travma yaşayabilir.2

Yanlış: Otizm bulaşıcıdır.
Doğru: Otizm bulaşıcı bir hastalık değildir; genetik faktörler ve çevresel etmenlerin etkileşimi sonucu gelişen nörogelişimsel bir farklılıktır.2

Yanlış: Otizmliler bilişsel engellidir.
Doğru: Otizm iletişim ve sosyal etkileşim becerilerinde yetersizlik, tekrarlayan hareketler ve sınırlı/yoğun ilgi alanları olarak kendini gösterir. Otizmli bireylerin yarısından fazlasında çeşitli bilişsel sorunlar görülebilse de, bu durum tüm otizmliler için geçerli değildir ve bilişsel yetenekler bireyden bireye büyük farklılık gösterir.2

Sonuç: Farkındalık ve Doğru Anlayışın Önemi

Yetişkinlikte otizmin daha az bilinmesi ve hakkında dolaşan yanlış inanışlar, doğru tanının konulmasını ve bireylerin ihtiyaç duydukları desteklere erişmesini zorlaştırmaktadır. Yetişkinlerdeki belirtilerin çocukluktan farklılaşabileceğini ve bireysel farklılıkların göz önünde bulundurulması gerektiğini anlamak, bu alandaki farkındalığı artırmak için hayati öneme sahiptir. Toplumun otizm hakkındaki bilgisini artırmak ve yanlış bilinenleri düzeltmek, otizmli bireylerin daha kapsayıcı ve destekleyici bir ortamda yaşamalarını sağlamak için atılacak en önemli adımlardan biridir.

elements

E-bültenimize kayıt olarak güncel gelişmelerden haberdar olabilirsiniz.